12 Haziran 2010 Cumartesi

Farkında Mısınız?

Yazdan sonra güz de vedâlaşıyor;
Gün batarken dumanlıdır bacalar.
Gündüzleri, yuvalara taşıyor,
Kışa hazırlanan tüm karıncalar.

Hüzünlüdür ormanların âgûşu,
Parkların çehresi şimdi daha mor.
Sanki dünya zor mahkûmlar koğuşu
Takvimler süreğen, çile dolmuyor.


Esintinin kokusuyla üşüyor
Kulak memeleri, burun uçları,
Yapraklar dallardan top top düşüyor,
Çiyle sırlanıyor çiçek taçları.

Çiçekler ki artık koku vermiyor,
Durmuş kılcal damarların atışı.
Her anahtar her kilide girmiyor,
Bir yas ayinidir günün batışı.

Heybe delik, koyduğumuz dökülür,
Dağıtmakla geçer bütün ömrümüz.
Kar, dağlara gülümseyen türküdür,
Bir sazdır inleyen gönülde son güz.

Yaylaları terk edeli turnalar
Bereket eksildi nazda, niyazda.
Suya parmak batır parmağın donar
Tahta köprü zangırdarken ayazda.
.

Bahattin Karakoç

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder