Sülfür inceldi ve en yorgun yerinden kırıldı ayna 
Tenhaydı düşlerim, geceydi, çıkıp geldim işte 
Su ve ateş bir de gülünç yalnızlığım var sana 
Getirebildiğim, kokularını yitirmişti çünkü güller 
Suyu dinle ateşi yak özledim demek bu 
Parasız yatılı hüzünlerden ne kalır geriye 
Biraz Tamil biraz Türküz ayıptır söylemesi 
İntiharsa günahtır külliyen yasak bilirsin 
Pısırık bir ihtilal gibi getirdim sana bunları 
Bir de belleğim, başıma bela hazin ve komik üstelik 
Hatırla eskiyen meydan saatini, çocukluğundur 
Tayyare pulları getirdim sana evden kaçışlarımı 
İstersen yok say bunları tespih de yapabilirsin 
Beni vur saatin altında seni seviyorumdur bu 
Şiir yazan bir adamın fotoğrafı var yanımda 
Kendini ölümlü sanıyor onu getirdim ganimettir 
Büyüdü büyülenerek, taşlayarak kovdu kabilesi onu 
Suyun öte yakasında yaşadı, Sisyphos dediler adına 
Sülfür inceldi ve en yorgun yerinden kırıldı ayna 
Ayna pusluydu bunca yıl nice sır taşımaktan 
Kırılmanın sesini duydum ve onu getirdim sana 
Unutulmaya geldim işte onarılmaya değil 
Kov beni kabilenden ama bekliyorum demek bu 
.
Ahmet Telli
 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder